1 Mart 2014 Cumartesi
Lauryn Hill'i anlamaya çalışmak
Lauryn Hill'in Ex Factor şarkısını bilir misiniz? (Kesin duymuşsunuzdur). Zaman zaman o şarkıyı açar hüzünlenirim çünkü çok damar. Dedim ki ben de benzer ruhta bir şarkı yazmak istiyorum. Aşk yüzünden acı çekmeler filan. O zaman da Robert Green'in Baştan Çıkarma Sanatı adlı best seller'ını okuyordum. (Yanlış anlamayın, zaman zaman vakit geçirmek için Best Seller okumaktan bahsetmiyorum, ciddi ciddi baştan çıkarmak nasıl olur, birden bire nasıl muhteşem bir insan olurum diye o kitaba başlamıştım). (Bitiremedim). Neyse, orada da Tehlikeli İlişkiler filmine epey atıf vardı. Ben filmi izlemiştim ama çok da etkilenmemiştim, yani mesela kendimi aşık zavallı kızın yerine koymamıştım. Ama film başka bir şekilde ilgimi çekmişti. Amelie Nothomb'un "Ne Adem Ne Havva" kitabından dolayı. Kitapta yazar Amelie Nothomb 21- 22 yaşlarında, çocukluğunun geçtiği Japonya'ya taşınıyor. Orada yaşıtı olan Japon bir gençle tanışıyor, aşırı zengin, sessiz sakin, tatlı, saf bir çocuk. O yıllarda da bu film patlıyor. İzlemeye gidiyorlar. Yalnız şöyle bir durum var. Amelie çocuğa aşık değil (kitabın adı da o yüzden ne Adem ne Havva, ya bak işte bakkk). Ama çocuğu seviyor, yani sevmiyor da değil. Çocuğu "Samurayın kardeşlik selamlamasıyla kucaklayacak kadar" seviyor. Ama çocuk ona evlilik teklifi edince bunalıyor, Belçika'ya kaçıyor. Neyse Amelie daha kaçmadan bu ikisi Tehlikeli İlişkiler filmine gidiyorlar. Amelie çekim teknikleri, diyaloglar filan bunları beğenirken Rinri (Japon çocuğun adı) bütün filmde kendini Madame de Tourvel yerine koyarak izlemiş, filmin sonunda "O zavallı kadın, o zavallı kadın" diye ağlıyor. Amelie bunun sebeplerini düşünmek istemiyor... (Vicdan yapmamak için).
Kitabı üniversite 1'de okumuştum, o zamanlar ilgim Rinri'nin ve onun gibilerin üzerindeydi (durum pek değişti mi bilmiyorum). Hepimiz zaman zaman Amelie olmuşuzdur, ama açıkçası Amelie benim pek de ilgimi çekmiyor. Zalim aşklardan Lauryn Hillvari acılardan bahsetmek varken tutup da karşı tarafı yazmak bana abes geliyor. Yukarıdaki şarkıyı, bir Rinri'yi, bir Madam de Tourvel'i, bir Lauryn Hill'i anlamaya çalışırken yazdım, sevgili okuyucu. Ve işte "Oh boy" R&B tarzıyla başlayan muhteşem sözleri (İngilizcemi ilerletiyorum lütfen dalga geçilmesin):
Oh boy, when you look at me
When you look this way,
In this kind, but cruel manner
My heart is aching, breaking, I keep faking
Little joys, but actually I'm shaking with fear
Oh boy, I don't understand
Is this the end of the world, why do I feel so blue?
It's as if someone put some glue in my drink while I was away
And now I'm sticky inside, I can't get away
It's aching, breaking, I keep faking
Little joys, but actually I'm shaking with fear
Serbest çevirisi:
Ah oğlan, bana baktığında,
Böyle baktığında,
Kibar ama zalimce
Kalbim ağrıyor, kırılıyor, taklidini yapıyorum küçük zevklerin
Ama aslında titriyorum korkudan
Ah oğlan, anlamıyorum,
Dünyanın sonu mu geldi, neden bu hüzne kapıldım?
Sanki ben yokken biri içkime tutkal katmış,
Şimdi içim yapış yapış, kaçamıyorum
Ağrıyor, kırılıyor, taklidini yapıyorum küçük zevklerin
Ama aslında titriyorum korkudan
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)